Your Cart
Loading

AT YARIŞI Bağımlılığı

At yarışlarının Türkiye’de özel bir yeri vardır.


Hipodromun sesi, tribünlerdeki heyecan, jokeylerin ustalığı ve o son metrelerde nefes kesen mücadele…

Ne var ki bu zararsız gibi görünen eğlencenin arka planında zaman zaman karanlık bir gölge belirir:

At yarışı bağımlılığı.


Çoğu kişi için at yarışları keyifli bir sosyal etkinliktir.

Bir arkadaş grubuyla hipodroma gitmek, birkaç kupon yapmak, yarışları izlemek güzel bir zaman geçirme şekli olabilir.

Ama bazen işler kontrolden çıkar.

Küçük kuponlarla başlayan heyecan, yerini daha büyük bahisler ve daha sık oyun alışkanlığına bırakabilir.

Hele ki ilk büyük kazanç erken gelirse, bu durum daha da tetiklenir.

“Kendimi çözdüm, bu iş bende” algısı gelişir.


Beklentinin sürekli canlı tutulması → "Belki bir dahaki yarışta büyük kazanırım."

Anlık tatmin hissi → Adrenalin + heyecan + hayal kurma → dopamin bağımlılığı yaratır.

Kontrol duygusunun kaybı → Kazandığında “devam edeyim”, kaybettiğinde “telafi edeyim” psikolojisine girilir.

Bir süre sonra kişi:

Gündelik hayatını bu yarışlara göre planlamaya başlar.

Maaşının büyük kısmını kupona yatırır.

Borçlanır, çevresine yalan söylemeye başlar.

Aile ve iş ilişkileri bozulur.


Neden At Yarışı Özellikle Bağımlılık Yapabiliyor?

Yüksek frekanslı oyun döngüsü → günde onlarca koşu

İstatistiğe dayalı bilgi illüzyonu → kişi kendisine hazır verilen bilgilerle kendini “bilgili” zanneder

Kombinasyonlar sonsuz gibi gelir → “Bir gün mutlaka tuttururum” beklentisi

Toplumsal kabul → "Abi at yarışında ne var canım, herkes oynuyor" → bağımlılık hafife alınır.


Belirtiler Neler?

Her gün at yarışı oynama isteği

Daha büyük bahisler yapma eğilimi

Kaybettiğinde öfke ve çaresizlik hissi

Mali sorunlar → borçlanma

Aile ve sosyal çevreden uzaklaşma

Sürekli at yarışları hakkında düşünme veya araştırma


Ne Yapılabilir?

Farkındalık → önce bağımlılığı kabul etmek

Profesyonel destek → psikolojik danışmanlık ve terapi

Bütçe yönetimi eğitimi

Alternatif sosyal aktiviteler geliştirme

Aile desteği → suçlamak değil, birlikte çözüm aramak



At yarışı kültürümüzün bir parçası olabilir.

Ama kontrol kaybedildiğinde, dört nala gelen bir tehlikeye dönüşebilir.

Unutmayın:

Bir yarış daha her zaman vardır.

Ama kaybedilen aile, iş ve sağlık, bazen geri gelmez.

Bu yüzden at yarışı keyifli bir hobi olarak kalmalı — hayatın merkezi değil.

Ve eğer ipin ucu kaçtıysa: destek istemekten asla çekinmeyin.